Bilim Ve Sağduyu

E-Book Overview

J. Robert Oppenheimer 1904 yılında New-York'ta doğmuştur. 1925 yılında Harward’ı bitirmiş ve çalışmalarını tamamlamak üzere gittiği Cambridge’de Niels Bohr, P. A. M. Dirac ve Max Born gibi büyük bilginlerle tanışmıştır. Daha sonra Berkeley Üniversitesi ve Kaliforniya Teknik Enstitüsü öğretim görevliliğine atanmıştır.1934 yılında «Oppenheimer Philips etkisi»ni bulmuş, 1943 yılında da atom çalışmalarının yapıldığı Los Alamos merkezinin yöneticiliğine getirilmiştir. Bilindiği gibi Hiroşima’ya atılan atom bombası bu merkezce hazırlanmıştır. Oppenheimer yalnız «atom bombasının babası» değil, aynı zamanda, çağımız bilginlerinin sorumluluğu meselesini de ortaya atan bir ilim adamıdır. Bu kitabında Oppenheimer, yaşadığımız toplumda bilimin ve bilginin durumunu inceliyor.[Arka Kapak]

E-Book Content

Oppenheim er ________ __________ . _________ Bilim ve Sağduyu Onur Öymen Bilgi Yayınevi «... bütün gerçek bilgiler, bir defa el­ de edildikten sonra bir daha kaybedilemezler, insan aklının ve basının özgürlüğünü korumak için her can kendini adamaya hazır olmalıdır1 ». BİLGİ Y A Y IN L A R I : Bİ LİM DİZİ Sİ : 6 2 Birinci Basım Eylül 1965 Bilgi yayınevi Sakarya Caddesi N o : Yenişehir, Ankara Tel : 177403 - 178930 8 J. R. Oppenheim er Bilim ve Sağduyu Türkçesi : Onur Öymen Bilgi Yayınevi Güzel G İM İstanbu l M atbaası Ankara I N E W T O N : IŞ IĞ IN IŞ IN I Bilim insanın yaşama koşullarını değiştir­ miştir. Maddî koşulları değiştirmiş ve böylece çalışmamızı ve dinlenmemizi değiştirmiştir, fe r t­ lerin, insan topluluklarının gücünü ve bu gücün sınırlarını; bilgimizin özünü olduğu kadar ö ğ­ renmenin yollarını ve araçlarını, doğru ve yan­ lış diye yargılara vardığım ız koşulları ve biçim­ leri; değiştirmiştir. Yaşadığımız, sevdiğimiz, öğrendiğimiz ve içinde hareket ettiğim iz toplumların çehresini değiştirmiştir. Bilim bize, yaşantımız süresince güçlü ve etkileyici bir ev­ renin var olduğu duygusunu vermiştir. K ısa­ ca, bilimsel fik irler insanların kendileri ve evren hakkında sahip oldukları düşünüşleri yenilemiş­ tir. Bu değişimleri anlatmak kolay değildir. Yanlışlık yapma fırsatları da gittikçe artmak- 5 tadır. Bilimin ve tekniğin yarattığı büyük mad­ dî gelişmelerin sağladığı imkânlar (örneğin ma­ kinal arda ya da enerjide, hayatın korunmasın­ da, toplulukların şehirleşmesinde, yeni savaş araçlarında, yeni haberleşme ve haber alma araçlarında) iktisadi siyasetin analizi, tarihin tanınması ve yorumlanması için gerekli malze­ menin yalnızca bir kısmını teşkil etmektedir. Bunlar, insancıl sorunların birbirine karış­ mış yumağının parçalarıdır ve değerlendirme­ lerinin de, geçmişe kıyasla, daha kesin ve tam yapılmaları imkânı yoktur. Bilimsel buluşların, bilim alanına yaban­ cı şeylerin anlaşılması üzerindeki doğrudan doğ­ ruya etkilerine gelince ; bunlar da fik irler tarih­ çisinin önüne yukarıdakine benzer bir mesele koymaktadır. İnsanların, kendi düşünceleri hakkında, gerçekten söyledikleri, bu düşüncele­ ri ortaya çıkaranlar ve bunların gerekçeleri gözönüne getirince görülür ki, her çağda oldu­ ğu gibi, imkânlar ve beklenmeyen olaylar, bazı kişilerin özel üstünlükleri veya körlükleri, ke­ sin bir rol oynamıştır. H attâ bazı büyük bil­ ginlere, bilimleri adı altında tam anlamıyla an­ tipatik görüşler ve davranışlar yakıştırıldığı gö ­ rülmektedir. Einstein ve N ew ton öyle dayanıl­ maz ve öyle büyük sentez ve teoriler yaratm ış­ lardır ki profesyonel filozoflarda bazen pek ko­ lay olmayan büyük bir yeniden uyum hareketi doğurmuşlardır. Fakat ışık yüzyılının özellik­ leri olan maddî ilerlemeye inanış, dine karşı nisbî iyimserlik ve kayıtsızlık N ew ton’un ka- 6 rekterine ve uğraşlarına alabildiğine yabancıy­ dı. Gene de bu husus devrin düşünürlerinin N ew ton’u kendi patro
You might also like